Azimet ÖZDEMİR MD

Meme Küçültme

Meme Küçültme

Meme küçültme ameliyatı hangi nedenlerle yapılabilir?

Fiziksel ve psikolojik nedenler olarak ikiye ayırabiliriz.

Fiziksel nedenler; Boyun, sırt ve omuz ağrıları, omuzlarda oluklanma, meme altı kıvrım bölgesinde egzema ve enfeksiyon, vücuduna uygun giysi bulmakta güçlük.

Psikolojik nedenler; Fiziksel çekiciliğin kaybı hissi, utanç duygusu, egzersizden kaçınma, cinsel çekicilik ve dişilik kaybı.

Meme Küçültme ameliyatı kaç yaşında gerçekleştirilmelidir?

İdeali hastanın tam meme olgunlaşmasını beklemek gerekir. Ergenlik döneminden birkaç yıl sonra küçültme ameliyatı yapılabilir. Ancak aşırı büyümüş memeler, kişide güven kaybı yaratıyorsa ve günlük aktivitelerine engel oluyorsa daha erken yaşlarda da yapılabilir. Bu durumda hasta ve aile ergenlik donemi sonrası olası yeniden meme büyümesiyle karşılaşacaklarını bilmelidirler.

İdeal meme küçültme ameliyatının sonucu nasıl olmalıdır?

Estetik bir görüntü, meme başı duyusunun korunması, süt verebilme özelliğinin korunması, uzun yıllar kalıcı şekil ve en az yara izi olarak özetlenebilir. Sayılan özelliklerden önem sırası hastanın tercihine bağlıdır.

Meme küçültme ameliyatında kullanılan teknikler nelerdir?

Her cerrah kendi tekniğinin en iyi olduğu düşüncesindedir. Aslında bu düşünce, genel kurallara bağlı kalındığı sürece doğrudur. Meme dokusunu besleyen damarlara göre isimler verilir; meme ucuna üstten gelen damarları koruyarak yapılan teknik(süperior), meme ucuna alttan gelen damarları koruyarak yapılan teknik(inferior), meme ucuna orta hattan gelen damarları koruyarak yapılan teknik(medial), meme ucuna dışdan(koltukaltı) gelen damarları koruyarak yapılan teknik ve meme ucuna tam ortada göğüs duvarından gelen damarların korunduğu teknik(santral). Ayrıca tüm bu tekniklerin kombinasyonu olan birçok teknik de vardır.

Bu tekniklerden herhangi biriyle yapılan meme küçültme ameliyatında kesi izleri meme dokusunun neresinde olacaktır?

Ters T kesi ile yapılan meme küçültme ameliyatı: meme başını içeren kahverengi dokunun( nipple areolar yapı) ortalama 3.5-4.2 cm olacak şekilde bir kesi yapılır. Bu kesi meme altı kıvrıma kadar dikine uzatılır, daha sonra koltukaltı ve diğer memeye doğru kesiler yapılır ( ters T harfi).

Vertikal (dik) kesi ile yapılan meme küçültme ameliyatı: Ters T den farklı olarak yanlara ekstra kesi yapılmaz, yani I harfi şeklinde meme ucundan meme altı kıvrıma uzanan bir kesidir. Bu ameliyattan sonra dikey kesi hattı boyunca,  torba ağzı şeklinde büzülen deri bölgesinin 4-12 hafta sonra ve açılması beklenir. Bu durumdan şikayet eden hastalara 6-12 ay sonra kısa sürede düzeltme işlemi yapılabilir.

Hangi kesi yönteminin kullanılacağı memenin büyüklüğü ve hastanın beklentilerine göre değişebilir. Ameliyat öncesi plastik cerrah hastayı bilgilendirerek karar verilir.

Meme küçültme ameliyatı olan bir hasta daha sonra çocuk doğurmaya karar verdiğinde emzirebilir mi ve meme ucunu hissedebilir mi?

Seçilen tekniğe bağlı olarak evet emzirebilir ve meme ucunu hissedebilir.

Ameliyat öncesi hasta neler yapmalıdır?

Cerrah tarafından muayane edildikten sonra rutin ameliyatlarda istenen tahliller istenir. Ayrıca meme ultrasonu ve meme grafisi(mammografi) de istenebilir.

Hasta 1 hafta önceden (ideal olan 10 gün önce), ağrı kesiciler ( kanı akışkan hale getiren ilaçlar), E vitamini içeren vitaminleri ve doğum kontrol ilaçlarını kullanılmamalıdır.

Ameliyat süresi?

Meme küçültme ameliyatı uygulanan tekniğe göre farklı olmak üzere 3-5 saat süren bir operasyondur. Genel anestezi altında uygulanır.

Ameliyat sonrası basit ağrı kesiciler kullanarak gecen meme ağrısı olabilir.

Bir çok cerrah birkaç günlüğüne dren (silikondan yapılmış, ameliyatta birirken sıvı ve kanları dışarı almak için kullanılır) kullanırlar.

Ameliyat Sonrası Dönemde?

Yaklaşık 2-3 günlük bir dönemden sonra hastalar duş alalabilirler, 3-4 hafta süreyle ameliyat sütyeni kullanmaları önerilir. Ameliyattan sonraki 1-2 hafta sure ile hastalarını efor sarfedecek aktivitelerden uzak durmaları önerilir. Yaklaşık 4-6 hafta sonra spor ve yüzme gibi faaliyetlere dönebilir.

Hastalar Ameliyat sonuçlarından memnun mudur?

Meme küçültme ameliyatı, kesi izlerine rağmen ( her hastada değişen oranlarda kalabilir), mükemmel hasta tatminine olanak verir. Bir çok araştırmada, hastaların %95’den fazlasının geçmişe dönülse yine ameliyat olacağı ve başka hastalara da tavsiye edeceği söylenmektedir.

Ameliyat sonrası en sık görülen komplikasyonlar(riskler) nelerdir?

Asimetri ve kötü şekil: her iki memenin şekil ve büyüklük bakımından farklı olması. Cerrah hasta isteği üzerine ameliyattan 6-12 ay sonra revizyon (küçük düzeltme işlemi) uygulayabilir.

Yetersiz doku çıkartılması: Planlanandan daha az meme dokusu çıkartılmış olabilir.

Çok fazla doku çıkartılması: Planlanandan daha fazla meme dokusu çıkartılmış olabilir.

Kötü ameliyat kesi izleri( skar yada nedbe) kalabilir.

Kesilerden meme kıvrımına denk gelen bölgede gecikmiş iyileşme olabilir.

Meme başı bölgesinde (nipple-areolar bölge) duyu değişiklikleri ve kayıpları.

Enfeksiyon, yağ nekrozu(  ) ve deri kaybı olabilir.

Meme Küçültme ameliyatı, meme kanseri riskini azaltır mı?

Güncel araştırmalar, büyük memeli kadınların meme kanseri açısından artmış riske sahip olduğunu ve meme küçültme ile bu riskin düşebileceğini göstermektedir.

Meme kanser riskinin azalması, potansiyel kanser odaklarının çıkartılması ile ilişkili olabilir.

Azimet ÖZDEMİR MD

Sık Sorulan Sorular

Memelerin ne kadar küçültüleceği, boy, kilo ve vücut ölçüleri orantısına göre belirlenmedir. Bu kararlar ameliyat öncesi yapılacak muayenede verilir ve memelerin ameliyat sonrası nasıl görüneceğinin planlaması yapılır. Her iki meme de eşit ölçülerdeyse genel bir küçültme işlemi yapılır. Eğer iki meme arasında orantı farkı görülüyorsa ve küçük olan memenin boyutu normal kabul ediliyorsa iki meme eşitlenir ve boyutlar bu şekilde belirlenir.

Meme küçültme operasyonunun yapılabilmesi için memelerin gelişimini tamamlamış olması gerekmektedir. Bu nedenle ergenlik çağının hemen bitiminde bu ameliyatın yapılması sakıncalıdır. Meme küçültme ameliyatı genellikle 20 yaşından sonra yapılabilir.

Cerrah tarafından muayane edildikten sonra rutin ameliyatlarda istenen tahliller istenir. Ayrıca meme ultrasonu ve meme grafisi(mammografi) de istenebilir.
Hasta 1 hafta önceden (ideal olan 10 gün önce), aspirin vb ağrı kesicileri ( kanı akışkan hale getiren ilaçlar), E vitamini içeren vitaminleri ve doğum kontrol ilaçlarını kullanılmamalıdır.

Meme küçültme ameliyatı uygulanan tekniğe göre farklı olmak üzere 3-5 saat süren bir operasyondur. Genel anestezi altında uygulanır.
Ameliyat sonrası basit ağrı kesiciler kullanarak gecen meme ağrısı olabilir.
Bir çok cerrah birkaç günlüğüne dren (silikondan yapılmış, ameliyatta birirken sıvı ve kanları dışarı almak için kullanılır) kullanırlar.

Meme küçültme operasyonu 2-3 saat arası süren bir ameliyattır. Genel anestezi altında yapılır. Operasyonun ardından hastaların 1 gün hastanede kalması gerekir. Operasyonun ardından içerdeki kan toplanmalarını boşaltması amacıyla yerleştirilen ince drenler ameliyat sonrasında 1. gün alınır. Memelerde oluşan morluklar 7-10 gün içinde, şişlikler 6-8 hafta içinde tamamen iyileşir. Memelerin doğal görünümünü alması için 6 hafta beklemek gerekir.

Çıkartılan dokular yeniden büyümediği ve üremediği için meme küçültme ameliyatının sonuçları kalıcıdır.

Meme küçültme ameliyatı sonrasında hamile kalıp doğum yapılabilir. Doğum sonrasında ise emzirme ile ilgili herhangi bir problem yaşanması beklenmez.

Meme küçültme ameliyatı, kesi izlerine rağmen ( her hastada değişen oranlarda kalabilir), mükemmel hasta tatminine olanak verir. Bir çok araştırmada, hastaların %95’den fazlasının geçmişe dönülse yine ameliyat olacağı ve başka hastalara da tavsiye edeceği söylenmektedir.

Asimetri ve kötü şekil: her iki memenin şekil ve büyüklük bakımından farklı olması. Cerrah hasta isteği üzerine ameliyattan 6-12 ay sonra revizyon (küçük düzeltme işlemi) uygulayabilir. Yetersiz doku çıkartılması: Planlanandan daha az meme dokusu çıkartılmış olabilir. Çok fazla doku çıkartılması: Planlanandan daha fazla meme dokusu çıkartılmış olabilir. Kötü ameliyat kesi izleri( skar yada nedbe) kalabilir. Kesilerden meme kıvrımına denk gelen bölgede gecikmiş iyileşme olabilir. Meme başı bölgesinde (nipple-areolar bölge) duyu değişiklikleri ve kayıpları. Enfeksiyon, yağ nekrozu(  ) ve deri kaybı olabilir.

Güncel araştırmalar, büyük memeli kadınların meme kanseri açısından artmış riske sahip olduğunu ve meme küçültme ile bu riskin düşebileceğini göstermektedir.
Meme kanser riskinin azalması, potansiyel kanser odaklarının çıkartılması ile ilişkili olabilir.

Silikon jel içeren ve serum fizyolojik içeren protezler olarak  ikiye ayrılırlar. Son yıllarda teknolojinin gelişmesiyle beraber koheziv jel denilen protez kesilse dahi içindeki jel silikonun dışarıya akmadığı silikon protezler üretilmiştir. Protezi anatomik(damla şeklinde) veya yuvarlak olarak iki şekildedir. Hasta beklentileri ve memenin özelliğine göre cerrah ve hasta hangi şeklin olacağına karar verirler. Dünyada plastik cerrahların % 95’den fazlası silikon jel içeren protezleri tercih etmektedir.

Meme protezleri 3 bölgeye yerleştirilebilir. Meme dokusunun altına, meme altında bulunan göğüs duvarı kasının altına ve her ikisinin karışımı şeklinde hazırlanan boşluğa yerleştirilebilir. Genelde cerrah protezin nereye yerleştireceğine muayane sonrası karar vererek hastayı bilgilendirir.

Hasta 1 hafta önceden (ideal olan 10 gün önce), aspirin vb ağrı kesicileri ( kanı akışkan hale getiren ilaçlar), E vitamini içeren vitaminleri, alkol ve doğum kontrol ilaçlarını kullanmayı kesmelidir.
Muayene sonrası cerrahınız rutin tetkikler dışında, meme ultrasonografi(USG), mammografi  ve/veya MR isteyebilir.

Ameliyatın özelliğine bağlı olarak yaklaşık 1-2 saat arasında tamamlanır.  Ameliyatı sonrası pansuman yapılarak, ameliyat sütyeni uygulanır. Cerrahın tercihine bağlı olarak her memeye birer adet dren (açılan boşluğa biriken kan ve sıvıların dışarı alınması için kullanılan silikondan üretilmiş madde) yerleştirilir ve bu drenler genelde ameliyat sonrası 1. gün alınabilir.  Ameliyat sonrasında olabilecek ağrı ilaçlarla kontrol altına alınır. Hastanın genelde bir gün hastanede kalması yeterlidir.

Tüm cerrahi işlemlerin kanama ve enfeksiyon da dahil olmak üzere belirli riskleri vardır. Hematom (kan birikintisi) oranı % 0.5-3, enfeksiyon oranı % 2.2 ve sinir hasarı %15 olarak bildirilmiştir. Protezin yer değiştirmesi ve kesi izi ise diğer risklerdir.

Tüm yabancı maddelerde olduğu gibi protezlerde de bir kullanım ömrü vardır. FDA( Amerika ilaç ve gıda dairesi) bu süreyi 10 yıl olarak belirtmişlerdir. Risk birikimseldir ve her yıl yaklaşık %2 oranında olduğu belirtilmektedir. Ancak pratikte 40 yıl önce çok geri bir teknoloji ile yerleştirilmiş protezlerin günümüzde çıkartıldıkları düşünülürse FDA’in açıkladığı sürenin teorik bir uyarı olduğu söylenebilir.